Program Notları
Resital No:36, Sezon:4, 2010-2011/8
XUEFEI YANG
14 Nisan 2011, FULYA SANAT, İstanbul

'FROM BACH TO BRASIL'

JOHANN SEBASTIAN BACH (1685-1750)

Müzisyen bir ailede doğan ve tüm dünyada müzik tarihinin temel taşı olarak kabul görmüş olan büyük Alman besteci Johann Sebastian Bach, yaşadığı Barok Dönem’in müzikteki doruğunu oluşturmuştur. Barok müziğinin yapısında en belirgin özellik, müzikte “kontrast”lar kullanılması olmuş ve bununla birlikte konçertolar devri başlamıştır. 1600’lü yıllarda başlayan Barok Dönem Bach’ın ölümüyle sona ermiştir. Kendi döneminde yaşamış ve kendinden sonra yaşayacak bütün büyük besteciler Bach’tan etkilenmiş ve onlara ilham kaynağı olmuştur. Yazdığı bin küsür eserinde kusursuz armoni ve kontrpuanda (polifonik yazı biçimlerinde) kusursuzluğu yakalamış, füg, kantat, passion, konçerto, süit gibi müzik türlerinin ustalıklı örneklerini vermiştir. Bunların arasında 300 küsür kantat, İsa’nın son dört gününü anlatan dramatik “Aziz Matta’ya göre Çile”, 6 Brandenburg Konçertosu, Viyolonsel için 6 Süit, Keman için 3 Sonat ve 3 Partita, klavyeli çalgılar için İngiliz, Fransız Süitleri, Partita’lar, “İyi Düzenlenmiş Klavye” başlıklı dev yapıtı, yazdığı son eseri “Füg Sanatı” örnek olarak gösterilebilir.

ISAAC ALBENIZ (1860-1909)

İspanya’da Romantik dönem müziğinin Granados ile birlikte en önde gelen temsilcisi Isaac Albeniz olarak gösterilir. Franz Liszt’in öğrencilerinden biri olarak hem bir piyano virtüözü, hem de üretken bir besteci olarak İspanyol müziğinin en önemli figürlerinden biri olmuştur. Özellikle opera ve solo piyano için yazdığı çok sayıda eserleri ile tanınmaktadır. Piyano eserleri, dönemin ünlü gitar virtüözleri tarafından solo gitara aktarılmış, kimi besteciler tarafından da orkestraya uyarlanmıştır.

ANTONIO CARLOS JOBIM (1927-1994)

Brezilyalı diplomat ve gazeteci bir babanın oğlu olarak dünyaya gelen müzisyen Tom Jobim adıyla da bilinir. Besteci ve söz yazarı Jobim, çalışmalarında piyano ve gitar üzerine yoğunlaşmıştır. Eserleri Brezilyalı ve uluslararası birçok şarkıcı ve enstrümantalist tarafından seslendirilmiştir. Warner Bros., Philips, Decca ve Sony gibi büyük şirketlerle; Vinícius de Moraes, João Gilberto, Astrud Gilberto, Stan Getz ve Frank Sinatra gibi isimlerle çalışmıştır. Sanatçı müziğinde, 1930’lu yıllarda Brezilyada modern müziğin efsanevi ismi Pixinguinha’dan, jazzdan, Fransız besteciler Debussy ve Ravel’den etkilenmiştir. Eserleri, aşkı, kendini keşfedişi, eğlenceyi ve Brezilya’nın doğasını özellikle de doğduğu şehir olan Rio’nun folklorik karakterini anlatan temalar üzerinedir.

Amerikalı saksafoncu Stan Getz ve Brezilyalı gitarist Joao Gilberto’nun tüm zamanların en çok satan jazz albümlerinden biri olan ve 1964 Grammy Ödüllerinde “Yılın En İyi Albümü” ünvanını kazanan Getz/Gilberto albümü için yazdığı şarkılar Jobim’i dünya çapında büyük bir popülariteye kavuşturmuştur. Sanatçı, yaşamının son yıllarını kanında tespit edilen bir çeşit tümör nedeniyle sağlık problemleriyle geçirmiştir. Yaşama veda ettikten 5 yıl sonra 1999’da ailesi tarafından anısına “Best of Tom Jobim” albümü yayınlanmıştır. Rio Uluslararası Havalimanı sanatçı anısına ismini Galeão - Antonio Carlos Jobim International Airport olarak değiştirmiştir.

FREDERIC CHOPIN (1810-1849)

Romantik müziğin büyük ustası Chopin, Fransız göçmeni bir baba ve Polonyalı bir annenin dört çocuğundan ikincisi ve ailenin tek oğlu olarak 1810 yılında Varşova yakınlarında dünyaya geldi. Müziğe çok küçük yaşlarda derin bir sevgiyle bağlanan besteci dokuz yaşında verdiği başarılı konserin ardından öğrenim için Varşovaʼya gönderildi ve üstün yeteneği onun “Harika Çocuk” olarak tanınmasını sağladı. Henüz 16 yaşındayken Varşova Konservatuarıʼna yazıldı. Dönemin önemli eğitmenlerinden Joseph Elsnerʼden dersler almaya başladı. Bu sırada aşık olduğu Constantia Gladkowska için yaptığı ilk besteleri Chopinʼin sanatçı dehasının Elsner tarafından keşfedilmesini ve Elsnerʼin tavsiye mektubu ile kısa bir süre sonra birinci piyano konçertosunu çalacağı Viyanaʼya gitmesini sağladı. Ancak, klasik akımın merkezi olan Viyanaʼda 19 yaşındaki Chopinʼin kullandığı serbest formlar pek ilgi çekmedi. Bunun üzerine 1829 – 1830 yılları arasında farklı şehirleri kapsayan bir konser turnesine çıktı. 1831 yılında sadece Lizst, Berliöz gibi müzisyenleri değil aynı zamanda Hugo, Balzac gibi yazarları, Delacroix gibi ressamları buluşturan, Romantik Dönemʼin sanat başkenti ve hayatının sonuna kadar yaşayacağı şehir, Parisʼe yerleşmeye karar verdi.

Aristokrat bir çevre, şık salonlarda verdiği özel resitaller, aristokrat ailelerin genç kızlarına verdiği piyano dersleri Parisʼteki yaşamını şekillendirdi. Besteciliği gelişti, yükseldi ve adı tüm Avrupaʼya yayıldı. Son derece büyük bir melodi zenginliği, ritmik zerafet ve müzik duyarlılığına sahip olan Chopinʼin ömrü boyunca kırılgan ve zayıf olan bedeni ne yazık ki çok genç yaşta Parisʼte vatan özlemiyle tüberküloza yenik düştü. Cenazesi 1849ʼda Parisʼte yaklaşık 3000 kişinin katıldığı büyük bir törenle kendi arzusuna uygun olarak Mozartʼın Requiemʼi eşliğinde kaldırılarak ebedi yolculuğuna uğurlandı. Gerek müzikal üslup, gerek piyanonun kullanımı bakımından, yaşadığı dönemde ve kendinden sonra gelecek birçok besteciye ilham kaynağı olan Chopinʼin vazgeçilmez eserleri müzik dünyasına büyük bir armağan olmuştur.

HE ZHAN HAO (1933--)

Çin’li besteci HE, orkestra üyesi olarak Zhejiang Yueju Opera Troupe’ta çaldıktan sonra Şangay Konservatuarına bir keman öğrencisi olarak girmiş beraberinde birçok sınıf çalışmasına katılmış ve ileri seviyede bir keman grubu oluşturmuştur. “The Butterfly Lovers” bu grubun yaratıcı bir müzikal deneyimi olarak ortaya çıkmıştır. Mezuniyetinden sonra ise Ding Shan De’nin yönetimindeki bestecilik bölümüne devam etmiştir. Bestecinin ismini duyuran diğer çalışmaları arasında senfonik bir şiir olan Longhua Pagoda ve Martyr’s Diary yer alır.

CHEN GANG (1935--)

1935 Şangay doğumlu Çin’li besteci CHEN, çağdaş Çin besteciler arasında önemli bir figürdür. Müziğe babası Chen Ge Xi ile başlayan besteci 1955’te Şangay Konservatuarına girmiştir. Akademinin son sınıfında He Zhan Hao ile The Butterfly Lovers’ı bestelemiştir. Chen, Şangay Konservatuarında profesörlük yapmaktadır. The Butterfly Lovers keman konçertosu 1958 yılında Şangay Konservatuarında öğrenci olan He Zhanhao ve Chen Gang tarafından yazılmış aynı yılın Mayıs ayında ilk kez seslendirilmiştir. Doğu ve batı geleneklerinin bir sentezini anlatır hatta melodiler ve müziğin tamamı geleneksel Çin Operasından uyarlanmıştır.

REGINO SAINZ DE LA MAZA (1896-1981)

İspanyol klasik gitaristi Maza’nın müzikle ilk ciddi buluşması ve müzik çalışmaları 10 yaşında sahip olduğu ilk gitarı ile başladı. İlk konserini 18 yaşında Bilboa’da “Teatro Arriaga”’da verdi. Barselona’da bir konser artisti olarak yaşamını sürdürdüğü yıllarda Andrés Segovia ile iyi dostlukları oldu. 90 konserlik Güney Amerika turnesi; Fransa, Almanya ve İngiltere’yi kapsayan Avrupa turnesi sanatçının bir fırtına gibi estiği ve geniş kitlelerle buluştuğu dönemler oldu. 20 Mayıs 1920’de Buenos Aires National University tarafından kendisine “Altın Madalya” verildi. Besteci Antonio José Martínez Palacios, gitar bestelerini sanatçıya ithaf etti. 1935’te Madrid Konservatuarında Profesör ünvanını aldı. 6 Kasım 1940’ta Barselona’da Rodrigo’nun “Concierto de Aranjuez” bestesinin prömiyerini şef César Mendoza Lasalle yönetiminde gerçekleştirdi. Rodrigo’nun gitar konçertosu olarak bilinen meşhur beste Rodrigo tarafından Maza’ya ithaf edilmişti.

JOAQIN RODRIGO (1901- 1999)

Klasik müzik bestecisi ve piyano virtüözü Rodrigo, İspanyol müziğinin ve gitar konçertosu repertuarının zirvesi olarak kabul edilir. Valencia, Sagunto’da doğan sanatçı, çok küçük yaşlarda yakalandığı difteri nedeniyle yaklaşık üç yaşında görme yetisini kaybetti. Sekiz yaşında solfej, piyano ve keman eğitimine başladı. On altı yaşında armoni ve kompozisyon dersleri aldı. 19 Ocak 1933’te , Valencia’da, Türk piyanist Victoria Kamhi ile evlendi. 27 Ocak 1941’de kızları Cecile doğdu. Rodrigo 1999’da eşinden iki yıl sonra, 97 yaşında, Madrid’de yaşama veda etti.

MANUEL DE FALLA (1876-1946)

İspanyol besteci ve piyanist. İspanya’nın en tanınmış ve sevilen bestecilerindendir. Kendi vatanının geleneksel müziğinden etkilenmiş, onu diğer Avrupa stilleri ile birleştirerek kendine özgü bir müzik dili yaratmıştır. Baleler, şarkılar, piyano ve orkestra eserleri bestelemiştir. 1876’da İspanya’nın güneyindeki Cadiz şehrinde doğdu. Cadiz’de başladığı öğrenimini önce Madrid’de, sonra Paris’te sürdürdü. Paris’te bulunduğu 1907-1914 yılları arasında Maurice Ravel, Claude Debussy gibi bestecilerle tanıştı ve onlardan etkilendi. Ancak 1914’te başlayan I. Dünya Savaşı nedeniyle Madrid’e geri döndü.1920’de, arkadaşı şair Federico Garcia Lorca’nın da bulunduğu Granada’ya yerleşti;1921-1939 yılları arasında Granada’da yaşadı 1936’da sevgili arkadaşı Lorca’nın öldürülmesine engel olmaya çalıştıysa da başarılı olamadı. İspanya İç Savaşı’ndan sonra General Franco’nun zaferi üzerine Arjantin’in başkenti Buenos Aires’e taşındı.Granada’da başladığı, İspanyol şair Jacinto Verdaguer’in bir metnine dayanan Atlantida adlı koral eseri üzerinde çalıştıysa da eser 1946’da yaşamını yitirdiğinde henüz tamamlanmamıştı.

İstanbul Resitaleri, Mart 2011

 

ANA SAYFA

İ S T A N B U L   Istanbul Recitals    RESİTALLERİ